Her zaman anahtarlarınızı ve cüzdanınızı bulmaya çalışıyorsanız, Şeylerin İnterneti (Internet of Things – IoT) hayatınızı kolaylaştırmaya başladı.
En sevdiğiniz eşyalarınıza küçük kablosuz etiketler takarak bir mobil uygulama üzerinden izleyebilirsiniz. Evden çıkıp arabaya ilerlediğinizde ön kapının kilidini otomatik olarak açmak mümkün. Garaj kapısını kapatmayı unuttunuz diye endişe mi ediyorsunuz? Telefonunuzu kontrol edin veya akıllı saatinize dokunun…
Evinizin sıcaklık ayarını ofisinizden kontrol edebilirsiniz, koltuktan kalkmadan ışıkları açabilirsiniz ve tatildeyken evinizin güvenlik sisteminden video penceresinden izleyebilirsiniz.
[kirmizi]Akıllı otomobiller, dijital sağlık monitörleri, dijital imza, sayaçlar ve çok daha fazla cihaz hayatlarımızı kolaylaştırıyor ve iyileştiriyor. Bu kablosuz cihazların ve sensörlerin bizim için yapabileceklerinin daha başlangıcı…[/kirmizi]
IoT çalışma ortamını da iyileştirebilir.
Ofiste ışıkların ve sıcaklığın otomatik ayarlanmasının da daha ötesinde. IoT bizi yakından tanıyan ve bizim için yolumuzu bulmamıza yardımcı olmaktan hangi toplantıya geç kaldığımızı bilmesine ve diğer toplantı üyelerine bildirim göndermesine kadar sezgisel olarak harekete geçen dijital asistanların yaratılmasıdır.
İşletmeler genel tedarik zincirleri içerisinde gerçek zamanlı olarak envanter takibi yapabilir. Sensörler ve diğer cihazlarla toplanan veriler analiz edilerek, tüketici deneyimini iyileştirilebilir ve yeni gelir fırsatları belirlenebilir.
Tehditleri ortaya çıkmadan durdurun
Hacker’ların da IoT ile yapabilecekleri konusunda güzel fikirleri var. Şimdilerde küçük zararlı ataklarla başlayabilirler, ancak korsanlık ihlallerinden fiziksel zarar ve bilişim suçlarına kadar gerçekten ağır bir zarar dönüşebilir.
HP Security Research tarafından yapılan bir araştırmaya göre, en çok kullanılan tüketici IoT cihazlarının yüzde 70’i ciddi zafiyetler içeriyor. HP, cihaz başına ortalama 25 zafiyet tespit etti.
Sektör IoT güvenliği ile yeni ilgilenmeye başladı.
- Sektör olarak ev sahiplerinin her gün ev güvenlik sistemlerini yamalamalarını bekleyemeyiz.
- İşyerlerimizdeki kablosuz sensörlerin ve cihazların kendi kendilerini korumalarını da bekleyemeyiz.
Dizüstü bilgisayarlarımız güçlü çiplere, zengin işletim sistemlerine ve ilave güvenlik tedbirlerine sahip olsa da saldırılara karşı kendilerini çok zor koruyabiliyor.
Manish Bhardwaj Aruba Networks Kıdemli Pazarlama Müdürü;
“Aruba’da, bizim bildiğimiz türden işyerini dönüştürecek çeşitli IoT cihazları ile bağlantı kurulması ve bu cihazların korunmasında ağın önemli bir rol oynayacağını düşünüyoruz. İleri ağ politika yönetim araçları, IoT cihazlarını sorgulayacak, kabiliyetlerini değerlendirecek ve bağlantı kurmasına izin verilip verilmeyeceğine karar verecek. Bundan sonra da ağ dinamik olarak IoT bağlantısı sağlarken tamlık açısından trafiğini sürekli olarak analiz edecek.
Çoğu müşterimizin politika uygulama güvenlik duvarında ve kablosuz LAN’ların bir parçası olan ağ politikası yönetim sisteminde bu güvenlik modelinin temeline sahip olması ise iyi haber. Biz de korumanın yeni gelen kablosuz sensör ve cihaz patlamasını da kapsayacak şekilde genişletilmesi amacıyla bu alanda inovasyonlar yapmaya devam ediyoruz.”
Kısacası güvenlik olgusu IOT ve IOE kavramları ile paranoyak senaryolar artık gerçek oluyor. Bilgi güvenliği kat ve kat kendini büyüterek karşımıza çıkmaya devam edecek gibi… Karşılığında ise, üreticilerin ve yazılımcıların bu gibi güvenlik önlemlerini artırmaları ve farklı çözümler sunmasını bekliyoruz…