KUZEY KUTBUNDA UYUYABİLEN CHARLES DICKENS
Charles Dickens dünyanın belki de en tuhaf uyku alışkanlığına sahipti. Yatarken yüzü mutlaka kuzey kutbuna bakacak şekilde uzanırdı. Bu tercihini açıklarken ‘yerküre elektrik akımları, pozitif ve negatif elektrik’ gibi şeyler söylemişti. En fazla vakit geçirdiği yer de kimsesizler morguydu.
Yazının devamı için; http://sanatkaravani.com/buyuk-yazarlarin-gizli-hayatlari/
DOĞU EKSPRESİ DENEYİMİ
Hayatta varacağınız hedeften çok, o hedefe giden yoldan hoşlananlardansanız eğer, Doğu Ekspresi tam olarak yaşamanız gereken deneyimlerden biri! Öncesinde, Haydarpaşa’dan kalkıp Kars’ta son bulan Doğu Ekspresi’nde Ankara sadece bir durakken, artık başlangıç noktası olmuş.
Ankara Garı’ndan başlayıp Kars Garı’nda son bulan Doğu Ekspresi; Kırıkkale, Kayseri, Sivas, Erzincan ve Erzurum ana hat istikametlerinden geçerek Kars’a ulaşıyor. Ana hat diye özellikle belirttim, çünkü yolda da birçok istasyonda duruyor. Tren içerisinde, Pulman Vagon, Kuşetli Vagon, Yataklı Vagon ve Yemekli Vagon olmak üzere dört ayrı bölüm bulunuyor.
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/ankaradan-karsa-dogu-ekspresi-deneyimi
ZAMANA SIKIŞAN İLLÜSTRATÖRÜN RUHU
Jerameel Lu 24 yaşında ve kendini yarı illüstratör olarak tanımlıyor. Filipinlerde yaşayan Lu, bu tanımı uzun ve asosyal bir çalışma düzenine sahip bir inşaat mühendisi olarak yapıyor.
İnşaat mühendisliğinden illüstratörlüğe zaman ayırışın hayatını büyük bir işkenceye çevirdiğini dile getiren sanatçı bu tutkusundan vazgeçemeyeceğini anlayınca, geceleri durmadan çalışıp gündüzleri de tüm gün uyuyan bir insana dönüşmüş. Robottan farksız tüm hayatı stres topuna dönüşse de bu yaptığının tutkusu için katlanılası bir şey olduğunu itiraf ediyor açık yüreklilikle. Çünkü ortaya koyduğu tüm çalışmalarını tutkularının peşinden özgürce koşmasını sağlayacak güzel adımlar olduğunu belirtiyor.
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/kabusunuz-olmaya-gelen-illustrasyonlar
TESADÜFEN ÜNLÜ VIVIAN MAIER
Hayatınızın içine gizli bir yaşam yerleştirdiğiniz oldu mu hiç? Kimseyle paylaşmadığınız oraya sıkıca sığındığınız bir yer. İçinizdeki yeteneğin sizi sessizce sürüklediği, mutlulukla karşılaştığınız, en çok kendiniz olduğunuz yer belki de.
Vivian Maier’ın fotoğraflara sığındığı gibi…
Eğer John Maloof 2008 yılında Şikago’daki bir müzayedede içinde basılmamış siyah beyaz 120 film bulunan o kutuyu satın almasaydı biz bu gizli dünyayla belki de hiç karşılaşamayacaktık. Maloof, fotoğrafları banyo ederken bu fotoğrafların sıradan olmadığını fark eder. Birkaç ay sonra yine filmlerle uğraşırken fotoğrafçının adının yazılı olduğu bir zarf bulur. Bilgi almak için müzayede salonuyla görüşür. Fotoğrafçı hakkında hasta olduğu ve filmlerin basılmasının onu rahatsız edebileceği bilgisi dışında hiçbir şey elde edemez. Ama o bununla yetinmez çünkü gördüğü çalışmalar sıradan değildir.
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/fotograflariyla-yeniden-dogan-kadinvivian-maier/
GOTİK MİMARİNİN 800 FOTOĞRAFLA GERİ DÖNÜŞÜ
Gotik dönem mimari en güzel örneklerine sahip Almanya’nın II.Dünya Savaşı’nda yok olan katedralleri, kaleleri ve köprüleri… Günümüz teknolojisiyle yıkılanlar yeniden kent silütine katılırsa nasıl olur? Bu konuda çalışma yapan müze yöneticisi Karin Leonek, fotoğrafçı Sabine Arque ve vintange fotoğraf koleksiyoncusu Mark Walter ile birlikte yaptıkları ‘Almanya
1900’ler : A Portrait in Colour’ fotoğraf albümüyle 800 fotoğrafla savaş öncesi hallerine geri döndürülüyor.
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/almanyanin-savasta-yikilan-kaleleri/
İÇİNİZDEKİ ÇOCUK SİZE ASLA YALAN SÖYLEMEZ
Nevada’da yapılmış olan Burning Man festivalinde birbirinden güzel, olağanüstü yüzlerce iş vardı. Ama içlerinden bir tanesi, oradaki insanları düşünmeye, anlamı üzerine kafa yormaya ve konuşmaya itti.
Ukraynalı heykeltıraş Alexander Milov‘un “Love” isimli heykelinde metalden yapılmış iki yetişkin birbirlerine sırtlarını dönmüş otururken, içlerindeki çocuk tam tersi birbirine bakıyor, dokunmaya çalışıyor.
Milov gün ışığının da heykel üzerindeki etkisini arttırmak ve heykele farklı bir anlam daha katmak amacıyla, geceleri çocuk heykelleri ışıklandırarak, ortaya aynı zamanda olağanüstü bir görüntü çıkarıyor.
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/burning-man-festivalindeki-icimizdeki-cocuk/
EN GÜZEL ‘TERK EDİLMİŞLER’
Deniz altındaki dev heykellerden doğanın kontrolüne esir düşmüş gemiler, kullanımdan vazgeçilmiş lunaparklardan çöl kumuna gömülmüş evlere kadar oldukça ilginç ve bir o kadar da güzel terk edilmiş yerler olduğunu biliyor muydunuz?
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/en-guzel-terk-edilmis-yerler/
EFES VE DİYARBAKIR UNESCO DÜNYA MİRAS LİSTESİNDE
Almanya’da toplanan UNESCO’ya bağlı Dünya Miras Komitesinin oy birliğiyle Efes ve Diyarbakır Kalesi – Hevsel Bahçeleri UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kabul edildi.
Diyarbakır Kalesi’nin tarihi MÖ 3000’lere dayanıyor. Dünyanın en uzun savunma duvarlarından birine sahip olan yapı Anadolu’da yaşamış Helen, Latin, Ermeni, Arap gibi birçok medeniyete ait izler taşıyor. Hevsel Bahçeleri de surlar ile Dicle arasında kalan tarihi Asurlulara dayanan yaklaşık on bin dönümlük önemli bir doğal alan.
Tarımın yanı sıra birçok canlıya ev sahipliği yapıyor. Efes, İzmir sınırları içinde bulunan bir Yunan antik kenti. Yaklaşık 8 kilometrelik bir alana yayılmış şehirde ‘Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan Artemis Tapınağı dahil olmak üzere birçok tarihi yapı ve eserin izleri yer alıyor.
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/2015-yili-turkiyede-one-cikan-kultur-sanat-olaylari/
SONSUZ SOKAKLARA FELLINI İLE AÇILMAK
1954 yapımı La Strada (nam-ı diğer Sonsuz Sokaklar) Fellini’nin kendi kimliğini oluşturduğu belki de ilk filmidir. Film Vittorio De Sica, Roberto Rossellini ve Federico Fellini’nin biçimlendirmiş olduğu savaş sonrası İtalyan neo-realizminin çok güzel bir
Mekanlar, ışık tercihi, grotesk sayılabilen bir fantezi dünyasının içinde realizmden verilmeyen paye, yalın kurgu… Dilinin bir fabla benzemesi, filmin bu akımın getirilerini yeterince karşılamakta olduğu gerçeğini değiştirmemektedir. Filmin adının La Strada olması zaten buna verilebilecek en iyi örnektir.
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/la-strada-1954/
GÖLGELERDE YILDIZ SAVAŞI
Yıldız Savaşları birçok izleyici için sadece bir film değil, tutkudur. Yedinci film, Yıldız
Savaşları VII: Güç Uyanıyor’un gösterime girmesiyle birlikte milyonlar sinema salonlarına akın etti ve film ilk haftalardan itibaren uzun bir süre dünyada ve ülkemizde kapalı gişe oynadı. Yıldız Savaşları’nın kitleler üzerinde bu büyük etkisi birçok pazarın dolayısıyla dikkatini çekti ve Yıldız Savaşları temalı birçok ürün ve hizmet piyasaya sürüldü.
Sanat camiasının bu ani tüketim dalgasına vereceği bir yanıtın olacağı öngörülebilirdi ancak kimin nasıl bir eser ortaya koyacağı merak konusuydu. Sanatseverleri tatmin edecek hamle Uzak Doğulu çağdaş sanatçı Red Hong YI’den geldi. “Star Wars Shadow Art” çalışması büyük ilgi gördü ve eserlerinin görselleri internette hızla yayılmaya başladı.
Yazının tamamı : http://sanatkaravani.com/yildiz-savaslarini-golge-sanatiyla-anlatmak-red-hong-yi/
2011 yılında kurulan Sanat Karavanı 30 kişiyi aşkın geniş kadrosuyla Türkiye’de sanatı geliştirmek, bir adım öteye götürmek amacıyla kurulmuş kültür sanat ve yaşam platformu. Her gün takip edebileceğiniz nitelikte bir platform olan Sanat Karavanına bir göz atmanızı
tavsiye ederim…
www.sanatkaravani.com