Asus Eee Pad Transformer Ön İnceleme -2

Önceki yazımda Asus Transformer tablete dönüşebilen bir cihaz demiştim.  Rakiplerinden ayrılan en büyük özelliği pil ömrü ve Dock ünitesi olması.  Asus Transformer 10,1 inç büyüklüğünde bir ekrana sahip ve 1280×800 ekran çözünürlüğü sağlayabilmekte. Cihazın bir diğer farklı yanı ise üzerindeki HDMI çıkışı ile Full HD desteği vermesi.  Tablet kısmını elimize aldığımız zaman yan tarafında mini HDMI çıkışı, microSD kart yuvası ve ses çıkışı olduğunu görmekteyiz.  Diğer yanında ise açma kapama tuşu ve ses tuşları konumlandırılmış.

Asus Transformer Tablet’in üzerinde iki kamera bulunmakta. Arkadaki kameramız 5mp çözünürlüğünde ön taraftaki kamera ise 1,2mp çözünürlükte.  İki kamera sayesinde internet üzerinden görüntülü görüşme yapabilmeyi de sağlıyor. Cihazın sağ ve sol yan taraflarına dikkatle bakarsanız ses çıkışları için minik delikler olduğunu fark edeceksiniz.

Asus Transformer’in arka kısmında tam ortada Asus logosu yerleştirilmiş. Kenarlara doğru hafif yuvarlak bir tasarıma sahip ve tek elinizle rahatlıkla tutabilmektesiniz.  Diğer tabletlere kıyasla üzerindeki dokusu elinizde sağlam duracağına dair bir izlenim vermekte. Parlak bir yüzeyi tuttuğunuz zaman elinizden düşürme korkusu oluşur ya…  Asus bu soruna güzel bir çözüm bulunarak kayganlık hissi arka dokusu sayesinde elinizden düşme korkusunu yok etmiş durumda.

Bir tableti elinize aldığınızda diğer bir dikkat edilmesi gereken husus ise tuttuğunuz yerde parmaklarınızı bastırdığınız ekran yüzeyidir.  Bu yüzeye fazla bastırmaktan korkarız hele ki ben 🙂  Ekranın üzerine cihazı tutacağım diye baş parmağınızla bastırarak kaymasını elinizden düşmesini engellemeye çalışırsınız. Bu yüzden ekrana zarar da verebilirsiniz.

Asus Eee Pad Transformer’de ise sağ ve sol tarafta metal kasa biraz içeriye doğru genişletilmiş. Bu sayede baş parmağınızı rahatlıkla bastırarak güç alabiliyorsunuz. Ekran büyüklüğünün 10,1 inç olduğunu söylemiştim.  Ekran aynı zamanda 10 parmak dokunmatik özelliğine sahip ve 178 derece görüş açısı sağlamakta. Yaklaşık 2-3 gündür kullanıyorum ve dokunmatik ekranının gerçekten de başarılı olduğunu söyleyebilirim.

Android 3.0 işletim sistemi ile birlikte gelen Asus Eee Pad Transformer için 3.1 güncellemesi çıkmış durumda. Cihazı açar açmaz bana güncellemeleri olduğunu bildirdi ve birkaç dakikada işletim sistemini 3.1 versiyonuna update edebildim. Android işletim sisteminin tüm nimetlerinden faydalanan Asus Transformer’in bir diğer özelliği ise  Nvidia Tegra 2 çift çekirdekli işlemciye sahip olması. İşlemcisi 1Ghz hızında ve işletim sistemi rahatlıkla çalışabilmekte. Cihaz içerisinde diğer tabletlerde de olduğu gibi GPS özelliği mevcut. Bu sayede navigasyon gibi birçok Google nimetinden de faydalanabiliyoruz.

Piyasaya giren bu ürün Wifi modeli olarak anılıyor. 3G’li modeli ise Ağustos ayı itibari ile piyasaya sürülecekmiş.  Gerçi ben ek bir hat alıp ek bir fatura ödemektense cep telefonumun Hotspot özelliği sayesinde rahatlıkla internet kullanabiliyorum. Kısacası 3G’li modeline ihtiyaç duymuyorum.

Ürünün bir başka artısı ise Asus’un mynet, my library gibi ek yazılımlar ile donatışmış olması. Bu yazılımlardan en çok dikkatimi çeken cihazı açtığımızda arka plandaki su efekti oldu.  Bu su efekti aynı zamanda cihazın pil durumunu da göstermekte. Animasyon gerçektende çok başarılı bir şekilde kullanılmış. Cihazınız şarj oldukça su seviyesi yukarılara çıkıyor ve aşağıdan kabarcıklar çıkarıyor.  Pil seviyesi düştüğünde ise yine bu su efektinin seviyesi azalarak size pil ömrünün ne kadar kaldığını gösterebilmekte.

Ek yazılımlar aslında büyük bir avantaj sağlamakta mesela mynet isimli yazılımı sayesinde DVD destekli bir TV’yi ya da aynı ağ üzerindeki bir ürün üzerinden medya aktarım yapabilmekte,  bir dizüstü bilgisayarınızı tabletiniz üzerinden kontrol edilmesini de sağlayabiliyor.

Önceki yazımda az da olsa Dock ünitesinden bahsetmiştim. Cihazın aslında rakiplerine boy gösteren en büyük özelliği bu ünite ile birlikte bir dizüstü haline gelmesi.  Fiziksel klavyesi Türkçe destekli ve aynı zamanda bir touchpad konumlandırılmış. Cihazı üniteye bağladığınız anda fiziksel klavye ve touchpad anında aktif olabiliyor.

Bu konuda tek karşıma çıkan problem fiziksel klavye üzerindeki “ı” harfine bastığımızda “i” olarak yazması oldu. Asus Türkiye ile iletişime geçerek bu durumu sordum. Bunun için kısa bir süre içerisinde bir update geleceğini öğrenmem beni sevindirdi. Sanırım küçük bir yazılım eklemesi ile bu sorunun üstesinden rahatlıkla gelinebilecek.

Cihaz klavyesine dikkatle bakarsanız üst tarafta escape tuşu yerine Android’in geri tuşunun konumlandırıldığını ve üst tuşların özel menü ve ayar tuşları olarak yerleştirildiğini göreceksiniz.  Aynı zamanda bir diğer farkı ise Windows tuşu yerine Home tuşu konumlandırılması oldu. Bu tuşun hemen sağında ise arama tuşu (alt yerine) yerleştirilmiş. Tabi klavyede sağ sol, yukarı aşağı işlevi sağlayan yön tuşları da unutulmamış.

Kısacası Asus gerçekten de tabletler arasındaki rekabeti bir üst seviyeye taşıyarak Samsung, Acer ve Motorola gibi rakiplerine sıkı bir göz dağı vermiş. Bakalım tablet piyasası kızışırken rakipler fark yaratabilmek için neler sunabilecekler?  Artık çıta Asus sayesinde bir seviye daha yukarı taşınmış oldu.

Asus Transformer Türkçe Klavye Problemi Çözüldü!