Bir süredir domuz gribi aşısından bahsetmemek için kendimi tutuyordum. Neden mi ? Çünkü bu işin uzmanları tarafından açıklanıp insanların bilgilendirilmesi daha iyi olur. Bir doktor değilim, yada domuz gribine yakalanmadım fakat televizyon, basılı medya, internet ve insanların birbirleri arasında konuştukları domuz gribine karşı maalesef ki doğru düzgün bir cevap alamadık.
Birçok tv kanalında ve gazetede domuz gribinin ne olduğunu ve nasıl savaşmamız gerektiğini belirtselerde birilerinin kalkıp domuz gribi aşısı olmayın aman durum demelerinin önüne geçemedi. Sonuç olarak muallakta kalan biz insanlar neye inanacağımıza şaşırdık.
“Olmak yada olmamak işte bütün mesele bu” Hayatın özetini Shakespear bu mısralarla en basit şekilde yorumlarken şimdilerde ise “Ölmek yada ölmemek” korkusu haline getirilmeye başlanan domuz gribi korkulu bir canavar haline geldi.
Domuz gribi normal bir grip virüsüymüş gibi davrananlarda var, ölümcül bir hastalık olduğunu söyleyenlerde fakat bildiğimiz tek bir şey var kuşlardan domuzlara geçen bir grip virüsü domuzun vücudunda mutasyona uğraması ardından insana bulaşarak farklı bir forma dönüşmesi.
Hey yıl milyonlarca insan Grip olur. Binlerce çeşit grip virüsüne karşı vücudumuz bağışıklık kazansa da tüm virüsleri vücudumuz tanımadığı için gelecek yıl tekrar bu illete maruz kalabiliyor ve hasta oluyoruz. Grip aşıları ise içerisinde birkaç tür ölü virüsü barındıran aşılar. Bu aşı ile vücudumuz gerçek mikropla buluşmadan önce bağışıklık kazanıyor. Fakat grip aşısından sonra yinede 1000lerce mikroptan birisi bizi bulup hasta edebilme ihtimali var.
Domuz gribinde olay buna benzer bir şekilde seyrediyor. Uzmanlar yaptıkları açıklamalarda domuz gribinin maalesef ki mutasyona uğradığını belirtmekteler.
Peki ne yapacağız? Artık olay “Vurulmak yada vurulmamak” tan öteye geçti.
yuh yaaaa
ayıp ya böyle bişey olmaz kardaşım ay ne kardaşı