Kitaplar artık elektronik ortamlarda da yer alıyor. Hatta uzun bir süredir e-kitapları görüyor, satın alıyor ve alışmaya çalışıyoruz. Peki E-kitap okuyucularda kullanılan e-ink teknolojisi hakkında neler biliyoruz?
Elektronik mürekkep manasına gelen e-ink teknolojisi ilk olarak 1997 yılında keşfedilen e-kağıt / e-kitap ürünüdür. E-kitap okuyucularda görüntünün gözleri yormaması, daha iyi bir okuma deneyimi sağlayabilmesi için geliştirilmiştir.
E-okuyucuların ekranındakağıt baskı görünümü sağlamak için bir film tabakası olarak uygulanan teknolojidir. Hatta yaşı ileri olan ve eski PDA’ları kullanmış olan birçok kişi aslında e-ink teknolojisinin ilk versiyonlarını yıllar önce deneyimlemiştir. İlk versiyon siyah / beyaz ekranlı PDA’lar üzerinde bu teknolojiyi kullandıklarını sıklıkla görmüştük.
E-ink teknolojisine sahip olan ekranlarda bir film tabakası vardır. Bu film tabakası içinde, milyonlarca mikro kapsül bulunur. Bu kapsüller pozitif elektrik akımı ile ve negatif elektrik yükü olan siyah ve beyaz parçacıklardan oluşur. Okuyucu ekranında negatif elektrik akımı verildiğinde beyaz kapsüller yukarı çıkar. Pozitif akım verildiğinde ise siyah kapsüller ekranın üstüne çıkar. Bu sayede ekranda beyaz ve siyah renkli bölümler oluşur ve görüntü sağlanır. Bu görüntü bilgisayar ve tablet ekranlarının tam aksine bir kitap sayfası şeklini alırlar.
Günümüzde kitapların e-kitap halini almaya başladığı ve tartışmaların artarak devam ettiğini görüyoruz.
Kitap okurken, bazen dakikalarca bazen de saatlerde kağıt yüzeyine odaklanırız. Tablet ya da bilgisayar ekranlarında uzun süreli kullanımlarda odaklanmak; gözü yorar ve göz sağlığı açısından büyük sıkıntılar doğurabilir.
E-ink teknolojisi sayesinde, e-kitapları okurken, “göz yorması” veya benzeri bir problem ortadan kaldırılmıştır. Aynı zamanda da sanki bir kitaptan veya kağıttan okuyormuş gibi bir his oluşturması amaçlanmıştır.
İşte bu noktada e-okuyucularda e-ink teknolojisinin kullanıldığını görüyoruz.
Hem göz yormuyor hem de uzun süreli odaklanmalarda rahat bir okuma sağlayabiliyor. E-ink teknolojisinde yüzünüze bir ışık kaynağı yansıtılmadığının da altını çizmek gerekiyor. Bu nedenle e-okuyucuları karanlık ortamlarda okuyamaz, aynen bir kitap gibi ışık vasıtası ile okumak zorunda kalırsınız.
Bir diğer önemli nokta ise, tablet ve akıllı telefonlarda kullanılan ekran teknolojilerinin pil konusunda sıkıntı çıkarmasıdır. Aslında bu tarz cihazlarda pil tüketimi en çok ekran ve ekran parlaklığı sayesinde fazladır. E-okuyucularda ise e-ink teknolojisi kullanıldığı için, pil sorunu da ortadan kaldırılmıştır.
Bu cihazları tek bir şarj ile bir hafta hatta bir ay bile kullanabilirsiniz.
Okuma kolaylığı, uzun pil ömürleri, rahat odaklanma ve gözü yormaması sayesinde bu cihazlar yaygın bir hale gelmiştir. Aslında E-ink teknolojisi, e-kitap konusunda kullanımı ve okuma avantajlarını artıran bir özelliktir.
“Gerçek bir kitap okuma deneyimi sağlayabilen en iyi teknolojidir” diyebiliriz.
Dijital mürekkep olarak da tanımlanan e-ink teknolojisine sahip e-okuyucu cihazlar üzerinde birçok formattaki elektronik kitabı okuyabilirsiniz. Aynı zamanda bu cihazlar, DRM uyumlu olarak karşımıza gelir. Yani lisanslı kitaplarınızın lisanlarını algılayabilecek durumdadırlar. E-okuyucuların e-ink teknolojisi aynı olsa da, farklı özelliklerle de karşımıza gelirler. Ekran yüzeyinde bir cümlenin ya da kelimenin altını çizebilir, İnternet’e bağlanabilir, kütüphane yapabilir, not alabilirsiniz. E-ink teknolojisine sahip ekranlarda dokunmatik özelliği de eklenmiştir.
Peki asıl soru şu, neden bu teknolojiye karşı ön yargılıyız?