Ey Rabbimiz!
Enginlerden daha engin rahmetin, karşı konulmaz ve önünde durulmaz kudretin hakkı için, biz âciz kullarına, her türlü endişe, keder, bela, musibet ve zorluk karşısında çıkış yolları ve iç ferahlığı lutfet…
…bizleri salih kullarının bulunduğu halkaya dahil eyle.. bütün insî ve cinnî şeytanlara, haddini aşan zalimlere, despotlara ve kalbi hasede kilitlenmişlere karşı şu acz u fakr içindeki kullarını koruyup kolla; bizi yakınlığına kabul buyur ve sıyanetinle taltif et. Bunları Senden dileniyoruz; çünkü, her şeyin perçemini tutan ve eşya üzerinde tasarruf hakkını kudret elinde bulunduran sadece Sensin.
On dört asır evvel, yine bir böyle geceydi,
Kumdan, ayın on dördü; bir öksüz çıkıverdi!
Lâkin, o ne hüsrandı ki: Hissetmedi gözler;
Kaç bin senedir, halbuki, bekleşmedelerdi!
Sırtlanları geçmişti beşer yırtılıcıkta;
Dişsiz mi bir insan, onu kardeşleri yerdi!
Fevzâ bütün âfâkını sarmıştı zemînin,
Salgındı, bugün Şark’ı yıkan, tefrika derdi.
Derken, büyümüş, kırkına gelmişti ki öksüz,
Başlarda gezen kanlı ayaklar suya erdi!
Bir nefhada insanlığı kurtardı o ma’sûm,
Bir hamlede kayserleri, kisrâları serdi!
Dünyâ neye sâhipse, onun vergisidir hep;
Medyûn ona cem’iyyeti, medyûn ona ferdi.
Medyûndur o ma’sûma bütün bir beşeriyyet…
Yâ Rab, bizi mahşerde bu ikrâr ile haşret.
M. Âkif ERSOY
Sitenizdeki bilgiler için çok teşekkür ederim.Sitenizi yakından takip eden birisi olarak başırılarınızın devamını dilerim 🙂
Allah razı olsun kardeş, senin de kandilin mübarek olsun.
Sizlerinde kandili mübarek olsun. Hayırlara vesile olması dileklerimle…